” Kibir en sevdiğim günahtır” demiş , şeytan.
Benim de en çok ibret aldığım günah.
Kibrin gerdiği perdeleri yırtıp bir kenara fırlatmak ise erdemdir.
Hiçbir anket şirketinin yaptığı araştırma sonucuna kendi adı ile bile giremeyen bir partinin kurucu il yöneticileri istifa etmiş.
Keşke hiç yenik düşmeselerdi kibirlerine ama o kibirden erken sıyrıldıkları için yine de sevindim onlar adına.
Öyle bir perdedir ki kibir perdesi şaşı da baksan, tek gözle de baksan veya gözün hafif kaysa bile o perdeye yoldan öyle bir çıkarsın ki bütün geçmişini insanların zihninden silmiş, burnu havada, etrafına dalkavukları toplamış, değerlerini ve dostlarını unutmuş sonunda da betona düşmüş gibi incinmiş amaaaa kimseyi suçlayamaz halde bulursun kendini.
Polis emeklisi gel sana emniyet teşkilatının iç yüzünü anlatayım derse…
Kaç!
Çünkü kibirdir o.
Deden,
Eeeeeyyyy evlat biz bu saçları değirmende ağartmadık derse…
Yine kaç!
O da kibirdir.
Yıllanmış siyasetçi,
Ohoooov, biz neler gördük neler, sen daha toysun diyorsa…
Hiç arkana bile bakma!
Çünkü o baştan aşağıya kibirdir.
Böyle yazdığım zamanlar kendimle şeytan arasında pek fark göremiyorum ama ne yapayım, öyle üstten üstten gelenleri böyle alttan alttan pişman etmeyi de çok seviyorum elimde değil.
Ama Allah’a ve adaletine de inanırım ben. Hem öyle bir adalet ki o hiçbir tarihin kibirlileri iyi yazdığını görmedim.
“Ben gidersem devlet çöker – bu devleti size mi teslim edicem” diyecek kadar kibrine teslim olmuşsa biri bilin ki tarih onun dönemini zulüm ve istibdat devri ve kendisini ise “zalim hükümdar” olarak yazacaktır.
Ondan sonra gelecek takipçileri araştırıp inceleyerek yaptığı iyi bir kaç icraatı bulurlarsa evirip – çevirip öyle olmadığını iddia edeceklerdir ama nafile.
Yerelden bakıp genelin portresini çıkarmaya meraklıyımdır ben.
Mesela Kırklareli’nin 15 yıl sonra kaybedilmesi saaadece kibirden sebepti.
Aynen Ekmeleddin’i sahaya sürüp “Sandığa tıpış tıpış gidecekler” demek gibi bir şeydi yani.
Kibirli siyasilerimiz üzerinden ne kadar siyaset yapmaya çalışırsa çalışsın Kılıçdaroğlu “dostlarımızla beraber iktidar olacağız” demekle ve kendi hatasını görüp Kesimoğlu’nu tekrar partiye davet etmekle o kibir perdesini yırtıp bir kenara fırlatanlardan oldu bence ve onun adına da seviniyorum.
Bu kibirlilerin bir başka türü vardır ki en komikleri onlardır.
Sabahtan akşama kadar el etek öper, 100 metre mesafeden hissedilecek sahte bir tebessüm ve tevazuu ile dolaşırlar.
Akşam eve gittiklerinde o gün önünde eğildiği herkesin ‘salak’ olduğunu ve o yapmacık tavrının kendisine gelecekte beklediği ikbali sunacağını düşünür bu zavallılar bir tek kendisi akıllıdır ya.
Köprüyü geçene kadar ayıya dayı diyecektir aklı sıra.
Şuan kendisine ‘dayı’ denildiğini hiç düşünmeden yukarıda ki ‘tipe’ çok örnek var ama isim yazarsam kesin mahkemeye verirler beni.
Hani “hayallerimi yıktı” şikayeti ile dava etseler gam yemeyeceğim ama sanki kişilikleri varmış gibi “Basın yayın yolu ile kişilik haklarına saldırıdan” dava açıyorlar ya o zaman iyice iğreniyorum bu yüzsüzlükten.
Genel olarak hasbelkader geçici bir süre için liyakatine bakılmadan belli makamlara getirilirler bunlar.
Ne bileyim bir kurumun vekil müdürü veya kayyum Belediye Başkanı gibi seçilmeden ya da sınav kazanmadan idareci falan olurlar işte, gerisini siz düşünün.
Öte yandan bir de seçilip kazandıkları halde etraflarında dönen fırıldaklardan haberi olamayacak kadar, gözlerinin önüne perde üzerine perde çekilenler var ki ona hiç girmeyeyim!
O, durum perdeyi çekmeyi becerebilenlerin başarısıdır diyip geçeyim.
Ben mi?
Vallahi hiçbir yere vekaleten olsa dahi müdür olmak istemem. Siyasetle ilgili hiçbir hayalimin olmadığını da bu sayfadan en az 40 kere yazmışımdır zaten.
E çok çalışkan da sayılmam. Şuradan buradan bir miras kalsa veya bir piyango vursa da hiiç suya sabuna dokunmadan, çalışmadan, yorulmadan yaşayıp gitsem diye düşlerim.
Amaaa “Beni” de çok severim yani vallahi bayılıyorum kendime.
Bu nedenlerle sakın bana da çok fazla kulak asmayın.
Çünkü en iyisini siz bilirsiniz.
En doğru yol sizin tuttuğunuz yoldur.
Sizden başka kimse bilemez işlerin iç yüzünü siz neler gördünüz neler.
Ve kibir şeytanın en sevdiği günahtır.
Benim de en çok ibret aldığım günah.
Selam ve Saygı ile…
