17 Ağustos’ta Yalovalılar acı depremin 18. yıldönümünde yakınlarını ve kaybettiklerini anarken Yalova Belediye Başkan Yardımcısı Halit Güleç’in döktüğü gözyaşları dikkat çekti. Güleç’in hüzünlenmesi ve göz yaşı dökmesinin ardında ise hüzünlü bir hikaye var.
Anma törenleri esnasında gözyaşlarına güçlükle hakim olmaya çalışan Yalova Belediye Başkan Yardımcısı Halit Güleç’in ağabeyi Cemal Güleç ile ilgili 18 yıllık hüzünlü hikayeyi gazeteci Faruk Kırtay yazdı. Fark Yalova’da adlı internet sitesinde Cemal Güleç’in deprem sonrası bir türlü bulunamamasına ilişkin detaylar yer aldı.
Halit Güleç’in ağabeyi Cemal Güleç’in Şehit Ömer Faydalı Caddesi’ndeki evi 17 Ağustos 1999 depreminde yıkıldı. Cemal Güleç’in eşi enkaz altından sağ olarak çıkarken Cemal Güleç’e rastlanmadı. Enkaz altından Cemal Güleç’in o gün giydiği pantolonu, cep telefonu ve cüzdanı bulunurken tüm çabalar sonuçsuz kaldı.
Bir türlü bulunamadı
Güleç ailesi bir türlü bulunamayan Cemal Güleç’i her yerde aramaya başladı. 35 ilde hastane hastane araştırma yapan Güleç ailesi Cemal Güleç’in depremle birlikte yaralı olarak başka bir hastaneye yatırılabileceği ya da yanlışlıkla cesedin karıştırma ihtimali üzerine yıllarca iz sürdü. Hatta, Cemal Güleç’in deprem sonrasında yaşadığı travma nedeniyle akli dengesini yitirebileceği şüphesi nedeniyle yüzlerce ihbar alındı ancak hepsi sonuçsuz kaldı.
18 yıldan bu yana ağabeyinin acısını yaşayan Yalova Belediye Başkan Yardımcısı Halit Güleç, o geceyi şöyle anlattı:
“Ağabeyim Cemal, 17 Ağustos 1999 depreminde evindeydi. Yengem sağ olarak kurtuldu. Ağabeyim Cemal’i enkaz başında günlerce aradık. İçimizde bir umut vardı. Bu umudu hiçbir zaman da yitirmemiştik. İş makineleri, arama kurtarma ekipleriyle birlikte saatlerce arama çalışmaları yaptık. Bir çok ceset çıkıyordu. Cesetler, ceset torbalarına konuluyordu. Çevremdeki arkadaşlarım, Cemal’in yaralı olarak kurtarıldığını, ambulanslarla hastaneye götürüldüğünü söylüyorlardı. Bütün hastaneleri tek tek dolaştık. Ancak izine rastlamadık. Yaşanan şok nedeniyle hafıza kaybına neden olabileceğini düşünerek her tür ihbarı değerlendirdik. Gitmediğimiz il, hastane kalmadı. Böbrek mafyasının o yıllarda etkin olduğunu bildiğimizden araştırmalarımızı giderek derinleştirdik. Gittiğimiz her yere bir umut diyerek yola çıktık, ama hep hayal kırıklığına uğradık. DNA tespitleri yaptırdık ancak izine yıllarca rastlayamadık”
İki ihtimal
Bilindiği üzere Yalova’da 17 Ağustos depreminde binlerce kişi yaşamını yitirmişti. Yaşanan ortam nedeniyle cesetler kokmaya başlayınca toplu mezarlar açılmıştı. İlk haftanın ardından hayatını kaybedenler fotoğrafları çekilerek gömülmeye başlandı. Cemal Güleç’in de ilk hafta içinde fotoğrafı çekilmeden mezara gömüldüğü ya da yanlışlıkla Yalova’dan diğer illere gönderilen cesetler arasında karışmış olacağı düşünülüyor.
Güleç kardeşler, aradan geçen 18 yıldan sonra Cemal Güleç’in adını doğduğu Safran’da kurdukları Cemal Güleç Besi Çiftliği’nde yaşatıyorlar.